Muhami Hukuk&Danışmanlık olarak anlaşmalı boşanma avukatı olarak da hizmet sunmaktayız. Anlaşmalı boşanma davaları ile ilgili olarak sıklıkla merak edilen hususlar aşağıda açıklanmış olup, başkaca soru, sorun veya randevu ve avukatlık hizmeti talepleriniz için sitemizde yer alan Whatsapp butonu üzerinden veya sitemizde yer alan FORMU doldurarak bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Boşanma, Türk Medeni Kanunu’nun 161 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Boşanma nedenleri; (I) zina, (II) hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış, (III) suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme, (IV) terk, (V) akıl hastalığı ve (VI) evlilik birliğinin sarsılması olmak üzere altı maddede düzenlenmiştir. Bunlardan ilk beşi boşanmanın özel sebepleridir. Evlilik birliğinin sarsılması ise 166. maddede düzenlenmekte olup; boşanmanın genel sebebidir. Bu maddeye göre boşanmada, boşanmaya neden olan belirli bir olay mevcut değildir. Bunun yerine; evlilik birliğinin devam etmesine engel olan birden fazla olay veya durum söz konusudur. Bu olaylar ve durumlar, evlilik birliğini temelinden sarsmalı; eşlerin evliliği devam ettirmesini imkânsız hale getirmelidir.
Anlaşmalı boşanma davası ise eşlerin boşanma konusunda vermiş oldukları ortak karar ile evlilik birliğini sona erdirmek amacı ile açmış oldukları davaya verilen addır. Bu davada diğer genel boşanma sebeplerinin aksine, tarafların evliliği sona erdirme konusunda yapmış olduğu anlaşma sonucu evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı kabul edilir. Anlaşmalı boşanma Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesinin 3. fıkrasında düzenlenmiştir. Buna göre “Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi hâlinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu hâlde boşanma kararı verilebilmesi için, hâkimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın malî sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hâkim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü hâlinde boşanmaya hükmolunur. Bu hâlde tarafların ikrarlarının hâkimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz.”
Maddede belirtilen bütün şartların gerçekleşmesi halinde boşanma kararı verilir. Evlenme tarihi üzerinden bir yıl geçtikten sonra tarafların boşanma konusunda anlaşmaya varması durumunda, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı ve artık devam edemeyeceği varsayılır. Bu nedenle davacının, bu hususları ispat etmesine gerek yoktur. Maddede yer alan şartların yerine getirilmiş olması yeterlidir. Tarafların anlaşmış olması, boşanma kararının temelini oluşturur. Burada hâkimin takdir hakkı yoktur. Maddede yer alan şartlar yerine getirilmişse; hâkimin boşanma kararı vermesi gerekir. Bu itibarla boşanma hususunda anlaşma, mutlak bir boşanma sebebidir.
Yukarıda yer verilen maddeden de açıkça görüldüğü üzere anlaşmalı boşanmaya hükmolunabilmesi için şu şartların yerine getirilmesi gerekir:
166. maddesinin 3. fıkrasında yer aldığı üzere anlaşmalı olarak boşanmak isteyen taraflar, boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususlarında anlaşmalıdır. Anlaşmanın yazılı olması, sözlü olarak yapılmışsa yazıya geçirilmesi gerekir. Hâkim, tarafların ve çocukların menfaatleri doğrultusunda anlaşmada değişiklik yapabilir. Taraflar, değişiklikleri kabul ederse; anlaşma bu yeni haliyle geçerli olur ve boşanmaya hükmolunur.
Anlaşmalı boşanma davası, eşlerin üzerinde anlaştığı koşullar doğrultusunda hazırlamış oldukları protokol ile son altı ay içerisinde ikamet ettikleri yerde bulunan Aile Mahkemesi’ne birlikte başvurması suretiyle açılır. Ayrıca bir eş tarafından açılan boşanma davasının diğer eş tarafından kabul edilmesi suretiyle de boşanma isteminde bulunulabilir. Bu durumda evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı kabul edilir. Bu hâlde boşanma kararı verilebilmesi için, hâkimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın malî sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekir. Hâkim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü hâlinde boşanmaya hükmolunur.
Anlaşmalı boşanma davası, boşanma davası çeşitleri arasında en hızlı sonuçlanan davadır. Davanın ne kadar sürede sonuçlanacağına ilişkin mevzuatta herhangi bir hüküm bulunmamakta birlikte genellikle tek celsede sonuçlanmaktadır. Sürenin kısaltılmasında dikkat edilecek en önemli hususlar, anlaşmaya varmış tarafların iradeleri doğrultusunda usulüne uygun olarak protokolün hazırlanması ile yasal prosedürlerin doğru bir şekilde işletilmesidir. Bu şekilde doğru işletilmiş bir prosedür sonucu açılan davanın neticelenmesi, yani tarafların boşanmasına karar verilmesi, genellikle bir kaç haftayı geçmemektedir.
Hayır, Türk hukuk sisteminde ceza davalarındaki istisnalar haricinde avukat tutma zorunluluğu bulunmamaktadır. Bu nedenle diğer hukuk davalarında olduğu gibi anlaşmalı boşanma davalarında da avukat tutma zorunluluğu bulunmamaktadır. Ancak sürecin sağlıklı işletilebilmesi ve hak kayıplarının önüne geçilebilmesi ile davanın kısa süre içerisinde sonuçlanabilmesi açısından, avukat ile temsil edilmekte tarafların hukuki menfaati bulunmaktadır. Her ne kadar avukat ile temsil zorunlu değilse de boşanma sürecinin bir avukat ile yürütülmesi taraflar açısından daha kolay ve sağlıklı olacaktır.
2021 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre anlaşmalı boşanma davasında avukatlık ücreti, 2021 yılında 4.080,00 TL’den aşağı olamayacaktır. Bu nedenle anlaşmalı boşanma davasında avukatlık ücreti, 4.080,00 TL’den az olmamak üzere taraflarca serbestçe kararlaştırılır. Ancak, bu tutara yargı harçları ile gider avansı dahil değildir.
Taraflar dilerse anlaşmalı boşanma protokolü ile mal rejiminin tasfiyesi konusunda da anlaşmaya varabilirler. Protokolün hakim tarafından uygun bulunması ile mal rejimi de tasfiye edilmiş ve mal paylaşımı gerçekleşmiş olur. Ancak, taraflar bu konuda herhangi bir anlaşmaya varmayıp mal rejiminin tasfiyesini daha sonraya da bırakabilirler. Bu durumda anlaşmalı boşanmanın gerçekleşmesi sonrasında mal paylaşımı yani mal rejiminin tasfiyesi için ayrı bir dava açılması mümkündür. Mahkemeye sunulmuş olan protokolde mal paylaşımına ilişkin herhangi bir düzenleme yapmayan eşlerin daha sonra birbirlerine karşı mal paylaşımı, mal rejiminin tasfiyesi davası açmalarında hukuken bir engel bulunmamaktadır.
Anlaşmalı boşanma protokolünde; tarafların isimleri, T.C. kimlik numaraları, adresleri, tarafların hür iradeleri ile anlaştığı hususu, müşterek konutun, ev eşyalarının, sahip olunan malların durumu, nafaka miktarı, maddi ve manevi tazminat talepleri, mal rejimi tasfiyesi, ziynet alacağı, müşterek çocuğun velayeti ve ebeveynle ilişkisi, iştirak nafakası, mahkeme masrafları ve vekâlet ücretine ilişkin hükümler yer almalı ve protokol her iki eş tarafından imzalanmalıdır.
ANLAŞMALI BOŞANMA PROTOKOLÜ
TARAFLAR:
1. Davacı: Adı- SOYADI, TC: XXXXXXXXXXX
2. Davalı: Adı- SOYADI, TC: YYYYYYYYYYY
Yukarıda isimleri yazılı bulunan taraflar hiçbir baskı altında kalmadan, kendi hür iradeleri ile boşanmaya karar vererek, boşanmanın mali ve hukuki sonuçları ile mal rejimini düzenleyen işbu protokolü imzalayarak, aralarında mevcut bulunan evliliklerini anlaşmalı olarak sona erdirme konusunda uzlaşmışlardır.
PROTOKOL MADDELERİ:
1. Yukarıda kimlik bilgileri yazılı olan taraflar TMK’nın 166/3. maddesi uyarınca kendi özgür, hür iradeleri ile boşanma isteğinde bulunmakta olup, taraflar aşağıdaki şartlarla anlaşmalı olarak evliliklerini sona erdirme konusunda uzlaşmışlardır.
2. Halen ( ) adresinde kain bulunan ve boşanmadan önce son olarak birlikte oturulan konutta, eşlerden ( ) ikamet etmeye devam edecektir.
3. Eşlerden ( ), eşlerin son olarak birlikte oturdukları evde bulunan; ( ) eşyaları ve kendisine ait özel kullanımına yarayan eşyaları alarak boşanma kararının verildiği tarihten itibaren en geç bir hafta içinde anılan konuttan ayrılacaktır.
4. Tarafların birbirinden ziynet eşyalarına dair herhangi bir talebi bulunmamakta olup, bu konuda birbirlerini ibra etmiş, talep ve dava haklarından vazgeçmişlerdir.
5. Tarafların birbirinden mal rejiminden kaynaklanan herhangi bir talebi bulunmamakta olup, bu konuda birbirlerini ibra etmiş, talep ve dava haklarından vazgeçmişlerdir.
6. Tarafların birbirinden maddi tazminat talebi bulunmamakta olup, bu konuda birbirlerini ibra etmiş, talep ve dava haklarından vazgeçmişlerdir.
7. Tarafların birbirinden manevi tazminat talebi bulunmamakta olup, bu konuda birbirlerini ibra etmiş, talep ve dava haklarından vazgeçmişlerdir.
8. Tarafların birbirlerinden tedbir ve yoksulluk nafakası talebi bulunmamakta olup, bu konuda birbirlerini ibra etmiş, talep ve dava haklarından vazgeçmişlerdir.
9. Tarafların müşterek çocuğu olan ( ) doğum tarihli ( )’nin velayeti ortak velayet olacaktır. Müşterek ( ) henüz ( ) yaşında olduğundan anne ve babanın yoğun ilgisine ve sevgisine muhtaç durumda olduğu gibi ayrıca müşterek çocuk anne ve babaya oldukça düşkün durumdadır. Bu nedenle çocuğun üstün yararı gereği anne ve baba arasında ortak velayet konusunda tam bir mutabakat bulunmaktadır. Müşterek çocuğun maddi ve manevi olarak gelişmesinde en iyi velayet şeklinin ortak velayet olduğunu her iki taraf da benimsemiş ve hür iradeleri ile karar vermişlerdir. Bu itibarla taraflar ortak velayet hususunda gönüllüdür ve bu hususta taraflar arasında çekişme bulunmamaktadır.
10. Tarafların müşterek çocuğu olan ( ), fiilen taraflardan ( ) yanında ikamet etmeye devam edecek olup, ( ) ile müşterek çocuk arasında her hafta Cuma günü saat 17.00 ile Pazar günü saat 18.00 arasında kişisel ilişki tesis edilecektir. Ayrıca her dini bayramın ikinci günü saat 10.00 ile üçüncü günü saat 18.00 arasında ( ) ile müşterek çocuk arasında kişisel ilişki tesis edilecektir. Tarafların uzlaşı halinde olması durumunda belirlenen gün ve saatler dışında da kişisel ilişki tesisi mümkündür. Bu konuda karşılıklı iyi niyet esas alınacaktır.
11. Eşlerden ( ) ile birlikte ikamet edecek olan müşterek çocuğun bakım, eğitim, sağlık vs. giderlerini karşılamak üzere ( ) tarafından dava tarihinden itibaren her ayın birinci günü akşamına kadar eşlerden ( )’a aylık ( ) TL (…TürkLirası) iştirak nafakası ödenecektir.
12. Tarafların birbirlerinden avukatlık ücreti ve yargılama gideri talebi bulunmamaktadır.
13. Taraflar bu protokolde yazılı olanlar dışında birbirinden herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunmayacak, birbirlerine karşı dava açmayacak, şikâyette bulunmayacaklardır. Taraflar anılan haklardan feragat etmişlerdir.
14. Eşlerden ( ) boşanma kararının kesinleşmesinden sonra kendi ailesinin soyadını kullanacaktır.
İşbu boşanma protokolü, taraflarca açılacak boşanma davasında mahkemeye sunulmak üzere üç nüsha, on dört madde ve iki sayfa olarak ( ) tarihinde tarafların serbest iradeleriyle tanzim edilerek taraflarca birlikte imza altına alınmıştır.
TARAF TARAF
Adı SOYADI Adı SOYADI
İmza İmza
Anlaşmalı boşanma dava dilekçesinde; davanın açılacağı mahkeme, davacının ve davalının adı, soyadı, T.C. kimlik numarası, adresi, davanın konusu, açıklamalar, hukuki sebepler, deliller ile netice ve talep yer almalıdır. Açıklamalarda evlilik tarihi üzerinden bir yıl geçtiği, müşterek çocuk bulunup bulunmadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı hususları ile tarafların üzerinde uzlaştığı protokol doğrultusunda boşanmaya hükmolunması talebi yer almalıdır.
İSTANBUL NÖBETÇİ AİLE MAHKEMESİNE
DAVACI : Adı SOYADI (T.C.K.No: XXXXXXXXXXX)
Adres
DAVALI : Adı SOYADI (T.C.K.No: XXXXXXXXXXX)
Adres
KONUSU : TMK 166/3 gereği evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı olarak anlaşmalı boşanma dava dilekçemizin sunulması hakkındadır.
AÇIKLAMALAR :
1. Davacı ile davalı ( ) tarihinde evlenmişlerdir. Evlilikleri bir yılını doldurmuştur.
2. Davalı ile davacının bu evlilikten çocukları bulunmamaktadır.
3. Taraflar arasındaki şiddetli geçimsizlik, evlilik birliğinin devamını imkânsız hale getirmiştir. Bu nedenle taraflar anlaşarak boşanmaya karar vermişlerdir.
4. Taraflar arasında bu sebeple anlaşmalı boşanma protokolü imzalanmıştır (EK-1).
5. Ekte sunulan anlaşmalı boşanma protokolü doğrultusunda tarafların boşanmasına karar verilmesi için işbu davayı açma zorunluluğu hâsıl olmuştur.
HUKUKİ SEBEPLER :TMK 166/3, HMK sair yasal mevzuat.
DELİLLER :Tarafların nüfus kayıt örnekleri, boşanma protokolü sair yasal deliller.
NETİCE VE TALEP : Açıklanan nedenlerle anlaşmalı boşanma protokolünde belirlenen koşullarla tarafların boşanmasına karar verilmesi için gereğini saygılarımızla arz ederiz. TARİH
Adı-Soyadı
Davacı
İmza
EK-1: Anlaşmalı Boşanma Protokolü
2 Comments
Ben dava açmıştım eşimle anlaşmalı yaklaşık bir sene geçti üzerinden ikinci davayı açabiliyormuyum birde beraber gitmek istemiyorum bu yüzden dilekçeyi evde hazırlayıp eşime imza attırıp gidip kendim versem olurmu anlaşmalı olarak
Anlaşmalı boşanma davasında tarafların hakim tarafından dinlenilmesi gerekir. Anlaşmalı boşanma davası devam ediyorsa yeniden açılamaz. Çekişmeli olarak açıldıysa anlaşmalı olarak sona erdirilebilir.